Sanki gökten indiniz zembille
Kimse aramadı sizi kandille
Bakın ne güzellikler göreceksiniz
Sen… önce bir barış kendinle.
Alem sazınız, sözünüzden bıktı
Yağcılığınız seyirciyi sıktı
Kendinizle övündünüz durdunuz
Yeniler sizin tabunuzu yıktı.
Kimimiz der hocam bana el verdi
Kimimiz kendine halk şairi derdi
TÜRKİYE’M herkese notunu verdi.
Aşığın derdi KÜTAHYA’mın derdi.
Biri sünnetçi olur biri külcü
Biri sazcı olur biri sözcü
Gönül kapısına çekilmez sürgü
Kitabımıza uymaz böyle görgü.
Kütahya’da başka şair yokmuş
Meşhurlarmış hayranları pek çokmuş
Hocalar onların elinden tutmuş
Sanıyorlar ki alem bunu yutmuş.
Hak hak dersin de hakkını vermezsin
Halk halk dersin halkın içine inmezsin
Gönül erisin gönüle girmezsin
Hep gaf yapar, ayıbını silmezsin.
Arada bir allayıp ballıyorsun
Kuru ağacı bile dallıyorsun
Ben sandım ki FAZIL’ı anlatıyorsun
Atma hocam biraz fazladan sallıyorsun.
Yağlarken yağını damlatıyorsun
Aş bayat, sofraya dayatıyorsun
Sandım ki AKİF’i anlatıyorsun
HAYALİ EDİB’ler yaratıyorsun.
Sayardı şairleri üçtü-beşti
Kırdığın testi artık kırkı geçti
Sorarım oraya sizi kim seçti
Hor gördüklerin üst sınıfa geçti.
Kalmamış etrafına saygısı
Anlatmaz ama var elbet kaygısı
Hiç bitmedi ki bize önyargısı
Görüyorum ki bozulmuş tartısı.
Herkesi hor görür alır hafife
Kendi sanki Hint’ten gelmiş kadife
Bunca Kelime çok gelir arife
Sanmayın bu sözlerimi bir latife.
23.12.2010